BİLGE KAĞAN
Tanrı Gibi Gökte Olmuş unvanı ile kağan olan Bilge Kağan, İkinci Göktürk devletinin en muhteşem kağanlarından biri olmuştur. Onun zamanında Orhun yazıtları dikilmiş ve dünyada tanınmıştır. Bilge Kağan'ın babası İlteriş Kutluk Kağan, on yedi kişiyle istiklal mücadelesine girişmiş ve elli yıldan fazla süren Çin esaretinden Türk milletini kurtarmış, zamanla Çin egemenliği altına giren Türk boylarını kendi devletinin topraklarında ve kendi bayrağı altında birleştirme gayretinde olmuş, bu durum daha sonra oğlu Bilge Kağan'la devam etmiştir. Ötüken bir Türk Milletinin yerleştiği bir merkez olmuştur. Bilge Kağan uçmağa vardığında, Göktürk toprakları Çin'in Şan Tung Ovasından, İç Asya'da Karaşar Bölgesine, Kuzeyde Bayırku sahasından Ani Irmağı havalisi ve Batı Demir Kapı'ya (Ceyhun Irmağının yakınında Semerkand Belh Yolu üzerinde) kadar ulaşmıştır.
2.Göktürk Devleti'nin (Kutluk Devleti) en önemli üç ismi: Bilge Kağan, Kül Tigin ve Bilge Tonyukuk'tur.
Keyifli bir okuma sizleri bekliyor...
METEHAN
Genç Mete, babası Tuman tarafından Yüeçilere rehin olarak gönderilmişti. Orada ıslıklı okların mucidi Akçar'la tanıştı. Ömürlerinin sonuna değin sürecek bir dostluğun temelini attılar birlikte. Babası Tuman, Yüeçilere saldırıya hazırlandığında Mete’ye Akçar ile sevgilisi Yanzhi yardım etti ve devlet atı denilen bin milden fazla koşan atla kaçıp babasının yanına geldi. Babası Tuman ona bu cesaretinden dolayı on bin kişilik bir ordu verdi ödül olarak.
Mete'nin çocukluğundan beri oynadığı hedef belirleme oyunuyla, önce atını, sonra sevgilisi olan Yanzhi'yi ve son olarak babası Tuman'ı oklarla öldürttü. Ordusunda öyle bir disiplin sağlamıştı ki, yayını ne tarafa çevirse ve oku fırlatsa, askerleri de o yana atarlardı oklarını...
Metehan'ın Hun devletini oluşturan ilginç yapısı etkileyici bir süreç ile devam etmiştir. Thung-huların Metehan'dan atını istemesi, karısını istemesi onu önemsiz bir toprak parçasını istedikleri zaman kadar kızdırmamıştır. Metehan'ın ve onun devrinde kahramanlıklar yapmış dostlarının romanını okudukça ne kadar ilginç hayatların olduğunu görecek ve etkisinde kalacaksınız.
Keyifli bir okuma ile romanın tadını alacaksınız... Okurken elinizden bırakmak istemeyeceksiniz...
ATTİLA TANRININ KIRBACI
'Büyük komutanlar kendilerini asla fazla ciddiye almazlar,' der Attila. Babası Muncuk Han, bir baskın sırasında öldürüldükten sonra bir müddet ormanda saklanır. Amcası Kral Rua Han onu bulduktan sonra amcasının yanında kalır. Roma'da, Ravenna'da rehin olduğu zamanlarda boş durmaz, Roma kültürünü ve geleneksel yapısını öğrenir, Roma'daki kütüphaneden aldığı kitaplarla, özellikle Roma imparatorlarını anlatan 'Augustus Tarihi' adlı okuması zor kitapları bile okuyarak kendisini yetiştirir. Arkadaşı Aetius adında bir Romalıdır ve bu kişi daha sonra Roma'nın adı sayılır generallerinden birisi olacaktır. Ama Attila uzunca bir süre dostluk kurduğu ve arkadaş olduğu bu subayın daha sonra kurnazlığını, hileciliğini ve kallleşliğini öğrenecektir.
Bir roman tadında kısa sürede okuyup bitireceğiniz bu kitapla tarihi bir şahsiyeti tanımış olacak ve ağız tadıyla bir tarihi roman okumanın zevkine varacaksınız.
Bu kitapla keyifli bir okuma sizleri bekliyor...
ÇİÇİ HAN
Çin Hanlarının Oğuz Kağan Mete Han zamanında Hun Türklerine taktığı isim ‘Kum Cehenneminden Çıkmış Şeytanlar’ idi.
Çinlilerin yüzyıllarca korkuyla yaşadıkları Türk Boylarının aralarını açarak birbirine düşürme çabaları sonuç vermiş Oğuz Kağan Mete Han’dan uzun yıllar sonra birlik ve dirlik bozulmuş, Hun Hakanlığı bölünmüştür. Doğu Hunlarının başına Çinlilerin buyruğuna girmeyi isteyen küçük kardeş Hohansiye Han, Batı Hunlarının başınaysa Çinlilerin emri altına girmeyi reddeden ağabey Çiçi Han geçer. Kardeş kavgası başlar. Türk yurdunun üzerini kara bulutlar sarmıştır.
Türk Hun Hakanı Çiçi Han; onunla birlikte olan Türk Boylarına batının yolunu açmış, Türk’ün bağımsızlık, hürriyet ve istiklalinden asla ödün vermemiş, bu konuda örnek olmuş, yol göstermiş, unutulmaması, bilinmesi gereken bir Türk Kahramanıdır.
Oğuz Kağan Mete Han’ın torunu olan Çiçi Han, atasının izinden yürümüştür. Hun Türklerinin atalarının, büyüklerinin söylediği “Hakanlar ölür fakat torunları, onların bıraktıkları ün ve hizmetin izi üzerinde yeni devletler kurup devam ettirirler.” sözüne sadık kalmış, ömrünü bu uğurda feda etmiştir.
Çiçi Han’ın emrindeki Hun Türkleri, Anadolumuzun Türk vatanı olmasını sağlamışlardır. Milattan önce 43 yılında "Vatan, atalarımızdan torunlarımıza verilmek üzere bize emanet edilmiş kutsal topraklardır. Onursuz bir yaşam uğruna terk edilemez." diyerek dünya tarihinde milliyetçiliği devlet politikasına temel sayan ilk devlet adamı olma şerefini ve sıfatını da kazanmıştır.
Çiçi Han’ın yaşam öyküsü, bilinen tarihi gerçeklere sadık kalınarak yazılmıştır.
Heyecan, mutluluk ve gururla okuyacaksınız.